Zafer Tunç

Mutlu Türkiye nasıl kurulur?

Zafer Tunç

Ülkemiz her geçen gün derinleşen bir ekonomik buhran yaşarken bu durum özellikle dar gelirli vatandaşlarımızda gelecek kaygısına neden oluyor. Böyle anlarda insanların en büyük umudu binbir emek vererek, dişinden tırnağından arttırarak okuttukları öğrencileri oluyor. Geleceğe güvenle bakabilmek için insanlar maddi manevi tüm çabasını eğitim konusunda gösteriyor.

 Liseye giriş sınavı, üniversite sınavı, KPSS,ÜDS,ALES vb. sınavlarda her yıl milyonlarca öğrenci büyük bir rekabete girmekte; bu durum sınava hazırlanan öğrencilerde ve ailelerinde sınav kaygısına yol açmaktadır.

 Uzman psikologlar sınav kaygısının, kişinin yaşadığı boyuta göre bazen tamir edilmesi güç sorunlara yol açtığını ifade ediyor. Bu kaygıyı aşmak için çeşitli antidepresan ilaç kullanan insan sayısının arttığı bilinen bir gerçek olarak önümüzde dururken ‘Bu ülkenin gençlerine neden mutlu bir gelecek kuramıyoruz?’ diye hepimizin özeleştiri yapması gerekir. Üniversiteye hazırlanırken ayrı mezun olduktan sonra ayrı stres yaşayan gençlerimiz umutsuzluğa kapılıyor. Okul kaygısı, iş kaygısı, atanma kaygısı vb. derken gençleri mutsuz bir toplum yetişiyor.

Birleşmiş Milletler Dünya Mutluluk Endeksi 2022 raporuna göre Türkiye sıralamada 146 ülke arasında 112. sırada yer almaktadır. Liste başında İskandinav ülkeleri ve Avrupa ülkeleri yer alırken  bu listede Türkiye gelişmemiş birçok Afrika ve Ortadoğu ülkelerinin arasında ancak kendine yer bulabilmektir. Listede sonlarda yer alan ülkelerden Türkiye'ye yoğun göç gelirken eğitimli Türk vatandaşlarının da başta Amerika, Avrupa olmak üzere gelişmiş ülkelere göç etmeleri dikkat çekiyor. Listeyi belirleyen etkenler arasında ülkelerin kişi başına düşen geliri, özgürlük, sağlık ve sosyal imkanlar, eğitim ve alım gücü gibi kıstaslar yer almaktadır.

Eğitim alanında ciddi yatırımlara ihtiyaç duyuyoruz. Her şeyden önce eğitime dönük her çalışma nitelikli insana yatırımdır. Nitelikli insan yetiştirmek geleceği kurmanın ön adımıdır. Mutlu bireyler yetiştirmek amacıyla kişinin temel ihtiyacı olan yaşamdan beklentilerini karşılayabilmesi için tüm bilgi, eylem ve becerilerin kazanılması sürecine; yani eğitim öğretime yatırım yapılmalıdır. Hiçbir mesele yoktur ki eğitimden daha önemli olsun. Medeni ve gelişmiş ülkeler arasında olmanın yegane koşulu budur.

Stressiz, mutlu, gelişmiş ülkelere göç etmeye ihtiyaç duymayacak, ekonomik kaygı ve gelecek kaygısı yaşamayan sağlıklı nesiller eğitimle yetişir. Eğitimde gelişmiş ülkelerin standardına ulaşamadığımız sürece beyin göçüne engel olamayız. Doktorundan öğretmenine, mühendisinden bilim insanına toplumu ayakta tutacak eğitimli insanlarımızı kaybetmeye devam edersek üçüncü sınıf bir ülkeden öteye gidemeyiz. Oysa en çok Türkiye'nin nitelikli insana ihtiyacı var. Milletimizin güvenli, huzurlu ve mutlu bir Türkiye'de yaşaması için vakit kaybetmeden harekete geçerek eğitim konusundaki kronik sorunları çözmeliyiz.

Yazarın Diğer Yazıları