Zafer Tunç

Coğrafya bilmek şart!

Zafer Tunç

Ülkemizde son dönemlerde yaşadığımız doğal afetler sonrası uzmanlar coğrafya biliminin önemine dikkat çekti. Coğrafya üzerinde yaşadığımız dünyayı fiziksel, ekonomik ve beşeri açıdan ele alan bilim dalı olarak düşünüldüğünde coğrafya olmasaydı; insan yaşadığı çevreyi bile inceleyemezdi diyebiliriz.

Bugün yaşadığımız ülkeyi haritada gösteremeyen gençler yetiştirmek istemiyorsak coğrafya bilimine hak ettiği değeri göstermek zorundayız.

Coğrafya bilgisi lise kademelerinde 9. ve 10. sınıflarda 2 saat verilirken 11. ve 12. sınıflarda seçmeli olarak verilmektedir. Coğrafya öğretmenleri bu derslerin yetersiz olduğu görüşünü paylaşıyor ve afetler coğrafyası dersinin liselerde müfredata konulmasının yararlı olacağını ifade ediyorlar.

Üzerinde yaşanılan coğrafyayı bilmeden, doğayı tanımadan ne planlı bir şehirleşme yapılabilir ne doğal afetler gibi sorunlara tedbir alınabilir. Deprem gibi afetleri sorun olarak değerlendiriyoruz; fakat coğrafya bilimcileri bunun yapıcı bir faaliyet olduğunu ve doğa için gerekliliğini ifade ediyorlar.

Bir an için depremin olmadığı bir dünyada yaşadığımızı varsaydığımızda alıştığımız birçok doğal görünüm olmayacaktı. Elbette deprem, sel gibi doğal olayların insan hayatı için yıkıcı faaliyetleri göz ardı edilemez. Burada temel mesele insanın doğaya yaklaşımıdır. "Doğa ile savaş halindeyiz. Eğer kazanırsak, kaybedeceğiz." diyor Hubert Reeves.

 

Doğanın dilini bilmeliyiz, doğaya zarar verdiğimizde bunun bize geri dönüşü acı bir tablo oluyor. Denizi kirletip müsilaj ile karşılaşınca şaşırıyoruz. Dere yataklarında ev yapıp sel olunca yakınıyoruz. Fay hattı üzerine zemin etüdü yapmadan şehir kurup büyük yıkımlardan sonra pişman olmak fayda etmez. Doğa bize defalarca uyarı verdiği halde yine aynı hatada ısrar ediyoruz.

Oysa Coğrafya, Jeoloji Bilimleri bizlere yeryüzünde nasıl yaşamamız gerektiği konusunda rehberlik ediyor. Gelişmiş medeniyetler bilimin ışığında doğa ile barışık yaşamayı işaret ederken aksi istikamette gidince gözyaşı ile sonuçlanıyor.

 

Jeoloji, meteoroloji, jeomorfoloji ve coğrafyanın diğer dalları kurulacak beşeri medeniyette bizlere yardımcı olurken, bu bilim dalları doğal afetlerin gündemimizi acı şekilde işgal etmesini önleyecek panzehirlerdir.

Yazarın Diğer Yazıları