Kılıçdaroğlu: '37 gün geçti, hala molozlar, enkazlar var'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu '37 gün geçti, hâlâ molozlar, enkazlar var. 180 milyon ton enkaz bir yerlere taşınacak. Asbesti düşünüyorlar mı?' dedi.

Kılıçdaroğlu: '37 gün geçti, hala molozlar, enkazlar var'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

CHP lideri  Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte Hatay'ı ziyaret etti.

Hatay'da partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu "Buraya gelmeden önce Hatay depreminde hayatını kaybeden vatandaşların mezarını ziyaret ettim. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanımız mezara Türk bayraklarını ve Hatay Büyükşehir Belediyesi’nin bayraklarını asmış. Ankara'dan bayrakların kaldırılması için talimat geldi. Hayatımda hiçbir zaman bu kadar üzülmedim. Türk bayrağını indirin diyor, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın bayrağını indirin diyor.  Hatay Büyükşehir Belediyesi başka bir devlete mi ait arkadaşlar? Emin olun önce inanmadım, böyle şey olmaz dedim. Ama bunun olur olmadığını görmek benim vicdanımda derin yaralar açtı. Asla kabul etmiyoruz." dedi. 

"TOPLUMU AYRIŞTIRIYORLAR"

"Bayrağımıza sahip çıkmak namusumuzdur." diyen Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı:

"Vatanımıza sahip çıkmak da namusumuzdur. Depremde hayatını kaybeden vatandaşların yattığı mezarlık da büyükşehir belediye başkanlığına aittir. Bir toplumu ayrıştırmak kadar tehlikeli bir şey yoktur.

Benim ahlakım da vicdanım da inancım da hiç kimseyi ötekileştirmeden herkesi kucaklamaya açıktır. Böyle bir tabloyla karşılaşacağımı hiç düşünmüyordum. Bir bakan telefon edecek 'indirin bayrakları' diyecek! Ne günlere kaldık.

Her birimiz bunun gereğini yapmak zorundayız.  Bazı acılar yüreğimizde durur.

Böyle bir devlet yönetimi olmaz. Ölürsünüz ama vatanınız için ölürsünüz. Olağanüstü dönemlerde olağanüstü kararlar alınır. Olağanüstü dönem var. 50 bine yakın vatandaşımız hayatını kaybetti. Olağanüstü kararlar almak zorundasınız."

"BELEDİYE BAŞKALARIMIZ DEPREMDEN ETKİLENEN KENTLERDE GÖREV ALDI"

Kılıçdaroğlu, CHP'li Belediyelerin depremin olduğu saatlerden itibaren hiçbir ayrım yapmadan hareket halinde olduğunu belirtti.

11 büyükşehir belediye başkanının, depremin etkilediği kentlerde koordinatör olarak görev yaptığını kaydeden Kılıçdaroğlu "İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu da Hatay'da koordinatör olarak görev yapıyor. Kendisini hepinizin huzurunda yürekten teşekkür ederim." dedi.

“ESNAFIN DÜKKANI YIKILMIŞ, ÇİFTÇİ YEM BULAMIYOR”

"Öyle bir tablomuz var ki arkadaşlar, esnafın dükkanı yıkılmış, çiftçi yem bulamıyor." diyen Kılıçdaroğlu "Olağanüstü dönemler devletin olağanüstü fedakarlıklar yaptığı dönemlerdir. Samandağ’da yazı göndermişler. Yeteri kadar su gönderemeyeceğiz, az su tüketen ürünleri ekin diye. Bir devlet bunu yapar mı? Verin kardeşim bize, diyin ki DSİ yapamıyor, bizim belediye başkanlarımız süratli bir şekilde yaparlar." ifadelerini kullandı.

"37 GÜN GEÇTİ HALA MOLOZLAR, ENKAZLAR VAR"

Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle tamamladı:

"37 gün geçti, hâlâ molozlar, enkazlar var. 180 milyon ton enkaz bir yerlere taşınacak. Asbesti düşünüyorlar mı acaba? Gerekli önlemler alınmadığı takdirde kentlerin kanser üreten bölgelere dönüşebileceğini düşünüyorlar mı acaba? Bir çevre mühendisiyle görüştüler mi acaba? Devleti yöneten kişi bütün ayrıntıları düşünmek zorundadır. Biz afetten sakınmayı adeta defterimizden silmişiz. Oysa devletin liyakatli kadroları bunu belirlemiş durumda.  Kahramanmaraş’ta şu şiddette olacak diye raporlar yazılmış. Rapor öyle mükemmel yazılmış ki şu kadar büyüklükte olacak, şu kadar can kaybı olacak, şu kadar bina yıkılacak diye… Deprem oldu, hepsi oldu. Afet bölgesinin tümüyle özel planlaması lazım. Buraya gelecek olan insanlara belli avantajların sağlanması lazım. Biz çalışmalarımızı yaptık, rapor hazırladık uzmanlarla. 750 bin depremde yıkılan orta ve ağır hasarlı bina var. 250 bin güçlendirmeye muhtaç, 500 bin de yeniden inşa edilecek konut var. 750 bin konut ne demek, 750 bin kapı, dolap, musluk demek… Buraya özel düzenleme yapılmalı. Erzurum’u özel ekonomi bölgesi yapacağız. Büyük bir tarım ve hayvancılık özel ihtisas bölgesi yapılması lazım. Bu bölgenin de kendine özgü koşulları düşünülerek. Hem istihdam yaratırsınız, bölgeyi ayağa kaldırırsınız. Hiç endişe etmeyin. Yapamadılar, yapmadılar, bu memleket bizim memleketimiz. Bu bölge için özel yasa ve teşvikler getirin. Orta Doğu’nun ve Akdeniz havzasının en güçlü ekonomik yapılanmasını bu bölgede yapabiliriz. Her şeyimiz var. Eksik olan geleceği iyi görmeyen siyaset… Deprem sonrası temeller atıldı eyvallah. İnşallah o binaların tamamını biz tamamlayacağız, hiç kimse endişe etmesin."

Bakmadan Geçme