Kanserin filmini çekti

Malatya'da meme kanserine yakalanan ve azmiyle kanseri yenen Özlem Önal Erkurt yaşadığı zorlu süreçleri kısa film haline getirdi.

Kanserin filmini çekti
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Dünyada her 7 kadından birinin meme kanserine yakalandığını belirten uzmanlar, erken teşhisin önemine değiniyor. Malatya’da kanseri azmiyle yenen bankacı Özlem Önal Erkurt ise, kadınların rutin meme kontrollerini aksatmamalarını önerdi, erken teşhisin hayat kurtardığını söyledi.

“ÇÜNKÜ BEN KENDİ TEŞHİSİMİ KENDİM KOYDUM”

Erkurt, “Şu an, her yedi kadından bir tanesi meme kanserine yakalanıyor. Bu kanseri aslında biz kendimiz de fark edebiliriz. Elimizle rutin kontrollerimizi yapabiliriz ama vücudumuzdaki herhangi bir değişiklikte doktora gitmeyi nedense erteliyoruz ya da gitmiyoruz. Benim sizlere tavsiyem rutin kontrollerinizi yapın. Vücudunuzda herhangi bir değişiklik olsa bunu en iyi siz bilirsiniz. Çünkü ben kendi teşhisimi kendim koydum. Söylediğim yerden alınan biyopsi sonucunda ortaya çıkmıştı. Ne kadar erken farkına varılırsa ve tedaviye başlanırsa o kadar erken sağlığa kavuşurlar.” diye konuştu. Erken teşhisin önemini vurgulayan Erkurt, “Kadınlar, Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezine (KETEM) ya da bulundukları yerde en yakın hastaneye giderek meme kontrollerini yaparak hastalık varsa eğer erkenden tespit etmiş olurlar.” dedi.

“HASTALIK BENİM DEĞİL, NASIL GELDİYSE ÖYLE DE GİDECEK DİYE DÜŞÜNDÜM”

Hastalık süresince yaşadıklarını hikayeleştirip, kısa film haline getiren Erkurt, “Hastalığım süresince başıma gelenleri yazmaya çalıştım. İnsanlar okuyunca kendilerinden bir şeyler bulurlar ve onlara faydalı olabilirim diye düşündüm. İlk hikâyem, ameliyatın hemen ertesinde yazdığım 'Senin değilmiş gibi davran' hikâyesi. Bu hikâyede hastalığı sahiplenmediğimi anlatmak istedim. Hastalık benim değil, nasıl geldiyse öyle de gidecek diye kendi kendime bir düşündüm. Gerçekten işe yaradığını düşünüyorum.” dedi.

Hastalık süresince kendisine yöneltilen sorulardan rahatsızlık duyan Erkut bu durumu da senaryoya döktü . Yazdığı hikâyede hastalara nelerin sorulmaması gerektiğini ifade eden Erkurt, şöyle konuştu: “Kanser tanısı alan hastalara insanların en çok sorduğu kaçıncı evre, metastaz yapmış mı? Bunu sormak hastaya çok acı veriyor, bunu sormasınlar. Meraklı insanlardan o kadar çok sıkıldım ki bir sabah ‘Kiraz Çiçeği’ hikayesini yazdım. Sonrasında kısa film çektim. Hasta insanlara sorulmaması gereken sorularla ilgiliydi. İnsanlar farkında olmadan sizi düşünerek sorular soruyorlar. Ama onlar karşıdakini üzer mi diye düşünmüyorlar. Ben de bunu film olarak yaptım. Çünkü ne kadar çok kişiye ulaşırsam o kadar iyi olacaktı. Hatta bununla ilgili olumlu dönüşler aldım. Bundan sonra hasta insanlara böyle sorular sormayalım dediler. Umarım birilerine bir şeyler anlatabilmişimdir. Onlar da empati kurarak farklı şekilde sorularla hastaları üzebileceklerini düşünmeliler ve sormamalılar. Bir şey söylemek istediklerinde geçmiş olsun diyebilirler.” 

“MEME KANSERİNE BAĞLI ÖLÜMLER, İKİNCİ SIRADA YER ALIYOR”

Erkurt’un eşi olan İnönü Üniversitesi Hematoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt'da meme kanserinde erken teşhis ve tedavinin hayat kurtardığını belirtti. Prof. Dr. Mehmet Ali Erkurt “Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Tüm kanser türlerine bağlı ölümler arasında, meme kanserine bağlı ölümler, ikinci sırada yer alıyor. İlk sırada akciğer kanseri bulunuyor. Meme kanseri yakalanma riski yüksek olan kadınlara düzenli taramalar yapılmalıdır. Her kanserde olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis hayat kurtarır. Bu yüzden kadınların kendi muayenelerini kendisi yapıp herhangi bir şüphe halinde doktoruna veya KETEM’e başvurmalıdırlar. Meme kanserinin erken tanısı konulursa daha kolay tedavi edilebilir ve çok daha uzun sağ kalım elde edilebilir.” İfadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme