Özüpak hem asgari ücrete gelen zammı hem de  en düşük emekli maaşının 2 bin 500 TL olmasını şu sözlerle eleştirdi: “Aralık ayında yaklaşık yüzde 50 oranında zamlanarak 4 bin 253 TL ye çıkarılan asgari ücretli çalışan emekçiler Ocak maaşına Şubat ayının başında kavuşacaklar... Enflasyonun saatlik olarak arttığı Türkiye ekonomisi dikkate alındığında zamlı asgari ücret daha cebe girmeden erimiş oldu. Cebe girene kadar; yani ay sonuna kadar, daha da ne kadar eriyeceğini bilemiyoruz?

“ALLANIP PULLANAN ASGARİ ÜCRET ORTADA”

Asgari ücretin açıklanmasının ardından artışların abartılmasına tepki gösteren Özüpak,"Hiç görülmemiş oranda zam yapacağız denilen asgari ücret cephesinde yaşananlar ortadayken ve adı üstünde; çalışanlar için ülkede asgari olarak verilecek olan maaş miktarını belirleyen asgari ücret bile 4 bin 253 TL." dedi.

“ONCA YILIN KARŞILIĞI BU MU?”

Hayatının büyük bir kısmını işine adamış ve emek vermiş emekliler için reva görülen miktarın yetersizliğine dikkat çeken Özüpak, “30 yıl çalışıp emekli olmuş bir insana, emeklerinin karşılığı olarak bağlanan maaşının hükümetimiz tarafından 2 bin 500 TL' ye tamamlanması ne kadar acı bir gerçektir. Emeklilerimiz için bundan daha acı bir şey olabilir mi?

Biz emeklilikte yaşa takılanlar olarak Anayasal hakkımız olan emeklilik haklarımız için mücadele ediyorken; Emekli olsak bile karşı karşıya kalacağımız bu acı tablo mağduriyetin katmerlisini yaşayacağımız son noktadır." ifadelerini kullandı. 

“YİNE İŞÇİ, EMEKÇİ, EMEKLİ LİMON GİBİ SIKILDI”

Aralık ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Halkımızı enflasyona ezdirmeyeceğiz.” açıklamalarını da eleştiren Özüpak, “En düşük emekli maaşının 2 bin 500 TL' ye tamamlanması acı gerçeği, büyük bir lütufmuş gibi televizyon ekranlarında kocaman puntolarla; Emeklilerimize zaten enflasyon oranında zam yapılıyor diye yazıldı. 2021 yılının tamamında enflasyon oranının yüzde 36,08 olarak açıklanmasının ardından TÜİK verileri ışığında SSK ve BAĞ-KUR emeklilerine yüzde 25,5 oranında ve memur emeklilerine de yüzde 30,5 oranlarında zam yapılmış olması demek; emekçinin, emeklinin sıktığı kemerin biraz daha sıkmak için kemer deliklerini çoğaltmaktan başka bir şey değildir.   Yine işçiyi, emekçiyi, emekliyi limon gibi sıkmaktır. Bu verilen zam oranları ile bırakın 2022 yılını, 2021 yılında gerçekleşen enflasyona bile ezdirmiş oluyoruz emeklilerimizi.” diye konuştu. 

“HÜKÜMETİN ZAMLARINI KİM DENETLEYECEK?”

Fahiş fiyatların denetlenmesinin gündemde olduğu şu günlerde temel ihtiyaçlara gelen zamları da sorgulayan Özüpak, “Fiyat artışlarını denetlemek ve stokçulara cezalar kesmek üzere yeni düzenlemelere gidecek olan hükümetimiz elektrik, doğalgaz, ulaşım v.s gibi hizmetler için; devlet kurumları tarafından yapılan yüzde 50-yüzde 125 oranlarındaki; Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş olan zamları kime denetlettirecektir?” dedi. 

“YAPILAN AÇIKLAMALAR İNANDIRICI DEĞİL”

Yapılan enflasyona ezdirmeyeceğiz açıklamalarının inandırıcılığının olmadığını da dile getiren Özüpak, “Emekçiden, Emekliden bu zam oranları ile hayatlarını idame ettirmelerini isterken emekli maaşlarına yüzde 25-yüzde 30 oranlarında zam yapıp da; emeklilerimizi enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz söylemleri bize hiç inandırıcı gelmiyor Sayın Cumhurbaşkanım.” İfadelerini kullandı.