Su ürünleri bağışıklık dostu

Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Gökhan Arslan, İklim değişikliğinin de etkisiyle gıda sektöründe yaşanan ihtiyacın kapatılmasında su ürünlerinin önemli potansiyeli olduğunu söyledi.

Su ürünleri bağışıklık dostu
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Atatürk Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Gökhan Arslan, gelişen yüzyılda özellikle iklim değişikliklerinden dolayı dünyadaki tarımsal faaliyetlerde önemli bir gerileme olduğunu söyledi.

Bu durumun uzmanlarca değerlendirildiğini anlatan Arslan, "Dünya Gıda ve Tarım Örgütünün (FAO) 2030 yılına dair öngörüsüne göre dünya nüfusu 2030'lu yıllarda yaklaşık 10 milyar seviyesine çıkacak. Bu öngörü, nüfusun sağlıklı şekilde beslenebilmesi için mevcut gıda kaynaklarının da en az 2 katına çıkmasından bahsetmektedirler." dedi.

"SU ÜRÜNLERİ TÜKETİMİ BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ KUVVETLENDİRİYOR"

Arslan, 2019 yılının sonlarında etkili olmaya başlayan yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) çok sayıda insanın hayatına mal olduğunu hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Bu virüs halen ülkemizde ve dünyada devam etmektedir. Yapılan çalışmalar şunu gösteriyor ki koronavirüsün daha etkili olduğu bireyler bağışıklık sistemi düşük bireylerdir. Bağışıklık sistemi dediğimiz şeyde tüketmiş olduğunuz gıdalar, yaşam kaliteniz ve formunuzdur. Bu noktada su ürünleri devreye girmekte ve su ürünleri tüketimi bağışıklık sisteminizi önemli ölçüde kuvvetlendirmektedir. Bağışıklık sisteminiz eğer güçlüyse koronavirüs ya da benzeri virüslere karşı vücudunuz daha dirayetli ve dirençli oluyor. Bu anlamda da ölümle sonuçlanan vakalar, sağlıklı beslenen ve özellikle balıkla beslenen bireylerde daha az görünüyor."

Arslan, su ürünlerine verilen önemin giderek arttığına işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:

"İklim değişikliğinden kaynaklı gıda sektöründe özellikle tarımsal sektörde önemli gerileme var. Bu mevcut ihtiyacın elbette ki su ürünleriyle kapanması gerekir. Çünkü su ürünleri birim alandan daha fazla gıda kaynağı üretme noktasında önemli bir potansiyeldir. Dünyadaki gelişmiş ülkeler artık su ürünlerine stratejik plan doğrultusunda bakmaktadırlar. Yani sadece ekonomik bir girdi olarak değil, aynı zamanda insanlarını beslemek için su ürünlerine son derece önem göstermektedirler. Ülkemizde de durum bu şekildedir."

Su ürünlerinin önemine vurgu yapan Arslan, "Özellikle son zamanlarda cumhurbaşkanlığımızın kararnameleriyle su ürünleri sektörü önemli seviyeye gelmiştir. Gerek Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğüne verilen önem gerek çiftçilerimize verilen destekler gerek su ürünleri tesislerinin genişlemesi noktasında devlet eliyle atılan adımlar bunun somut göstergesidir. Çünkü su ürünleri gerçekten sağlıklı beslenme noktasında çok önemli bir gıdadır." diye konuştu.

Gökhan Arslan, yapılan araştırma ve çalışmaların su ürünlerinin son derece önemli olduğunu ortaya koyduğunu dile getirerek, kardiyovasküler problemlerde ve D vitamini eksikliğinden kaynaklanan ve raşitizm olarak bilinen kemik hastalıklarında su ürünleri tüketiminin yararlı olduğunun görüldüğünü ifade etti.

Türkiye'de yeterince balık tüketilmediğini söyleyen Arslan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Dünyadaki balık tüketimine baktığımızda Japonya bir yılda kişi başına 60 kilograma yakın balık tüketirken bu oran ülkemizde maalesef 6-7 kilogram seviyesindedir. Hele ki Doğu ve Güney Doğu Anadolu bölgelerinde bu rakam 2 kilogramlara kadar düşmektedir. Bu durum arzu edilmeyen durumdur. Çünkü sağlıklı bireyler, sağlıklı beslenme sonucu ortaya çıkar. Bizler fakülte ve su ürünleri sektörü olarak ülkemizdeki balık tüketimini önemli ölçüde artırmak ve sağlıklı bireyler yetişmesini istiyoruz. Virüslere karşı bağışıklık sistemi güçlü bireylerin oluşmasını istiyoruz. Bu anlamda da su ürünleri sektörü son derece önemlidir."

Bakmadan Geçme