Fakir Yılmaz

Bürokrasi dümeni mi değişti?!

Fakir Yılmaz

Genel Seçimlere adım adım yaklaşıldığı bir süreçte CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'unun adeta kendisini yeni başkan olarak ilan edip, 'Araba almayın ben geldiğimde size ucuz araba aldıracağım' dedikten hemen sonra bol maaşlı bürokratların yönetiminde bulunanlar hemen harekete geçmişler..

Ve serbest piyasa kurallarını unutan Rekabet Kurulu, bu pazardaki hâkim durumunu kötüye kullanarak, emlak ve vasıta satış ile kiralama hizmetlerine aşırı fiyat uyguladığını iddia ettiği bir internet sitesi hakkında soruşturma açılmasına karar vermesi MHP ortaklı AK Parti iktidarına karşı yeni bir gıcıklık oluşmasına katkı sunmuş ve iş insanlarının da, 'Artık bu iktidar gitmeli' dedirtme kampanyasına bir yenileri daha eklenmiştir.

Evet, geride kalan sürece baktığımızda bir taraftan şu an bulundukları yere gelmek için el etek sürecini geçip, mevcut iktidara karşı hazırolda duran, diğer taraftan muhalefete belgeler sızdıran ve en önemlisi iktidarın yanlış adımlar atmasını sağlayıp, sonrasında muhalefete puan kazandıran kararlar alarak, bunları iktidar temsilcilerine imzalatan bürokratlar yani asıl iktidar olan bürokrasi yine sahne de..

Kılıçdaroğlu ve başta 6'lı masa olmak üzere mevcut muhalefetin başta ellerinde bulunan belediye imkânlarınca ve diğer ülkelerden sağlanan fon iddiaları olmak üzere çeşitli kanallar ve besleme denen basın aracılığı ile ele geçirdiği basın enformasyonu sayesinde elde ettikleri üstünlüğü çok iyi kullanıp, Bay Kemal aşağılamasını bile olumlu hale çevirdiği şu günlerde ulusalcıların başını çektiği siyasilerin yaptıkları her açıklama esnasında aba altından sopa gösterdikleri bürokratların da, başında bulundukları gemilerin rotasını çaktırmadan değiştirip, dümen kırmaya başladıklarını  görmekteyiz.

Dertleri ülke ya da iktidar olmayan varsa yoksa makam ve mevkileri olan bu bürokratların başını çekenlerin ortalıklarda görünmeyen ve iktidarın ellerine verdikleri imkânları seçmene, topluma yansıtmayan kaymakamlar başta olmak üzere muhalefetin belediye başkanları ile kanka olup, adeta iktidarın gözüne sokarak, 'ben işime, mevkiime, makamıma bakarım' diyen vali, genel müdür, müdür, komisyon üyesi, hatta imamları bile görüyoruz şu günlerde...

Yani son ana kadar bekleyip gelen SOS mesajını duyduktan sona batan geminin kurtuluşunun olamayacağını 'Abbas yolcu..' olduğunu hissedip, kendilerini gemiden atan fareler gibi bir durumun yaşandığını gördüğümüz siyasi arenanın yanında dümen kıran bürokratlara ve ülkeyi, milleti değil kendi iktidarını korumaya çalışan ve her iktidar ardından bunu başaran bürokrasiye bakmak gerekirse  çok uzağa değil, yanı başınızda olanlara bakın ey iktidarı temsil ettiklerini sanıp, ayakta uyutulan İl, İlçe, Belde, kadın, Gençlik ve Genel Merkezi yani iktidarı temsil ettiklerini sanan mevcut iktidarca baylar, bayanlar..

Ha birde unutmadan onca Büyükşehir Belediyesi olan mevcut iktidarın muhalefetin bir iki büyükşehir belediye başkanı ile baş edemeyip, aynı muhalefetin küçük belediyeleriyle adeta ortak olup, çalışan dümen kıran bürokratları da görmez, duymaz ve adeta sona doğru giden akışa bu seyredişiyle onay verir gibi..

Yazarın Diğer Yazıları